Etki Odaklı Sohbetler'in konuğu Upcycle İstanbul Platformu'nun kurucusu Arzu Semiz oldu

Medyaloji.net » medya » Etki Odaklı Sohbetler'in konuğu Upcycle İstanbul Platformu'nun kurucusu Arzu Semiz oldu
Etki Odaklı Sohbetler'in konuğu Upcycle İstanbul Platformu'nun kurucusu Arzu Semiz oldu

Sivil toplum ve toplumsal fayda alanındaki çalışmaların görünürlüğünü hedefleyen SosyalUp'ın “Etki Odaklı Sohbetler” YouTube serisinin 26. bölümünde,Upcycle İstanbul Platformu'nun kurucusu Arzu Semiz konuk oldu

İleri dönüşümü, yaratıcı bir seviyeye geçiş olarak tanımlayan Upcycle İstanbul Platformu'nun kurucusu Arzu Semiz, “Artık işlevini yitirmiş, atık kategorisine geçmiş malzemeyi, geri dönüşümde olduğu gibi ham maddeye dönüştürmeksizin; olduğu gibi koruyarak bir üst seviyeye dönüştürmek... Burada yaratıcı bir süreç söz konusu. Geri dönüşümde ham maddeye dönüşüm olduğu için yeniden bir karbon ayak izi oluşuyor. Oysa ileri dönüşümde mevcut malzeme değerlendirilerek ham madde oluşturulmadığı için ben bu kavramı çok daha değerli buluyorum. İleri dönüşümde malzemeyi bir üst seviyeye çıkarırken, ham maddeye dönüşüm süreci olmadığı için ek bir karbon ayak izi harcanmıyor. Dolayısıyla çevre dostu bir yaklaşım olarak benimsenmesi gereken kavram, ileri dönüşüm oluyor” dedi.
 
Türkiye'nin ilk ileri dönüşüm festivali olan Upcycle İstanbul Art & Design Festivali'nden bahseden Semiz, “İleri dönüşüm diyerek yola çıktık ve ileri dönüşümün sürdürülebilir çevresel faydalarını anlatmayı hedefledik. Ancak festival öyle bir noktaya erişti ki çevre dostu, iklim aciliyetine önem veren, çevresine fayda sağlamak isteyen herkesin buluştuğu bir platform haline geldi. Artık bu sadece bir ileri dönüşüm festivali değil; adil, vicdanlı, meselesi olan iyi kalpli insanların bir arada birbirinden beslendiği, ürettiği bir mekâna, bir topluluğa dönüştü” ifadelerini kullandı.
 
Mayıs 2025'te Müze Gazhane'de gerçekleşen Upcycle İstanbul Art & Design Festivali'nin bu yılki temasının “Dönüşüme kendinden başlamaya var mısın?” olduğunu belirten Semiz, “Aslında her şeyin temelinde insan var. Eğer insan kendinden bu dönüşümü başlatabilirse çevresini de dönüştürebilir. Önceki yıllarda maddenin dönüşümüne odaklanmıştık; bu yıl ise odağımıza insanı aldık ve festivali insanın dönüşümü üzerinden şekillendirdik. Zaten içinde bulunduğumuz dönem de bunu tetikleyen, insanlara ilham verebilecek bir süreçti. Bu yüzden festivalin tüm içeriklerinde – sergilerimizde, atölyelerimizde, söyleşilerimizde – insanın kendini sorgulayabileceği, sürdürülebilirlikle ilgili nereden başlayabileceğini düşünebileceği bir ortam yaratmak istedik. Hatta ‘Gelecekteki Kendime Mektup' adını verdiğimiz özel bir etkinlik düzenledik. Katılımcılar, sürdürülebilirlik adımlarıyla ilgili kendilerine sözler verdikleri mektuplar yazdılar. Bu mektuplarda çevreyle ve bireysel yaşamlarıyla ilgili hayallerini, atacakları adımları paylaştılar. Biz de bu mektupları önümüzdeki festivalde ulaşacak şekilde sahiplerine göndereceğiz” dedi.
 
En çok beslendikleri yerin üniversiteler olduğunu söyleyen Semiz, “Bugüne kadar 10 farklı üniversiteyle iş birliğimiz oldu. Hem güzel sanatlar fakültesi hem de mimarlık öğrencileriyle çeşitli ortamlarda buluştuk. Sergilere, atölyelere, söyleşilere dahil oldular. Dolayısıyla gençlere çok güzel bir alan açılmış oluyor. Festivalde kendi alanında önemli isimleri de ağırlıyoruz. Bu sayede profesyonel sanatçılarla yeni yeteneklerin bir araya gelmesiyle harika bir sinerji oluşuyor. Üniversite hocaları ve tecrübeli sanatçılar gençlere yol gösteriyor, tecrübelerini aktarıyor. Böylece sanatın da sürdürülebilirliğine katkı sağlayan bir ortam gelişiyor. Amacımız, bu sürecin yalnızca ulusal sanatçılarla sınırlı kalmaması. Gençlerin uluslararası sanatçılardan da ilham almasını istiyoruz. Önümüzdeki dönemlerde yurt dışından davet edeceğimiz sanatçıları Türkiye'de ağırlamayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Ücretsiz gerçekleşen bir festival olduklarının altını çizen Semiz, kurumlara şu çağrıyı yaptı: “Yaptığımız her şey, Upcycle İstanbul Platformu sosyal girişiminin amacına uygun olarak kapsayıcı ve herkese erişilebilir etkinlikler düzenlemeye yönelik. Herhangi bir gelir modelimiz bulunmadığı için kurumlar festivale sponsor olarak destek olabilir. Bunun dışında, yıl boyunca kurumların sürdürülebilirlik politikalarına uygun çeşitli içerikler üretebiliyor, danışmanlık ve uygulama hizmetleri sunabiliyoruz. Kurumlar bu tür projelerde bizimle bir araya gelerek bizi destekleyebilirler.”

YORUMLAR