Neslihan KABAOĞLU

n.kabaoglu@medyaloji.net
22.03.2018 / 12:50

Neslihan KABAOĞLU

Saçların ötesine geçen şampuan reklamları…

Kadınların kendi özlerini bulmasına, toplum içinde güçlenmesine ve kişisel gelişimine yön vermesine dönük, birçok proje öne çıkıyor, bu dönemde.

Markalar da çeşitli kampanyalarla bu algıya destek veriyor. Artık her türlü mecrada, bu amaçla hazırlanmış reklamlara rastlayabiliyoruz.

Dove rakamlara farklı anlamlar yükledi…

Ürünlerini tanıtan reklamların yanı sıra, güzellik algısına farklı bir bakış açısı getiren reklam kampanyaları hazırlayan Dove, önceki kampanyalarında #saçlarınıtaçlandır, #bizböylegüzeliz hashtaglerini kullanarak dikkat çekmişti.

Dove, aynı amaçla hazırladığı yeni reklam filminde, bu kez özellikle kadınlar üzerinde büyük baskı oluşturan “rakamlar” üzerine yoğunlaştı. Örneğin, müzisyen bir genç kız “170-boyum değil repertuvarımdaki şarkılar” diyerek, 170 rakamına, alışılagelmişin dışında bir anlam yükledi. Başka bir örnek de düğünlerin en belirgin geleneklerinden biri olan kınagecelerinden kullanıldı. Şu sıralar, sosyal medyadaki like’ların da insanlar üzerinde rakamsal bir baskı oluşturduğunu düşünerek, bu örneği çok anlamlı buldum. Evlilik arifesindeki kızımız, kına gecesi paylaşımında alacağı like sayısı yerine, o mutlu gününde yanında olan arkadaşlarının sayısına vurgu yaptı. Kalıplaşan güzellik tanımlarının dışına çıkan başka bir örnek de üniversite öğrencisinden geldi. 90-60-90’ın hatırlatıldığı öğrenci, bunların vize sonuçları olduğunu belirtti.

Rakamlarla, kadınların hayatındaki güzellik dışındaki detaylarına değinen Dove’un bu kampanyasındaki vurgusu “benim güzelliğim #rakamların ötesinde” oldu.

Elidor’dan kendi yolundaki kadınlara destek…

Bir başka saç bakım markası Elidor da şu sıralar kadınlara dönük çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Elidor’un yeni reklam filminde, “Elalem ne derse desin, biz böyle yaşarız” fikri öne çıkarılıyor ve kadınların bakış açısı değiştirilmeye çalışılıyor.

Kendi yolunda gitmek isteyen ama toplum içindeki tutumlardan dolayı, buna cesaret bulamayan kadınlardan örnekler verilen reklam filminde bugüne kadar çok duyduğumuz “elalem ne der” ifadesi kullanılmış ki bence çok yerinde.

#hepkendiyolumuzda hashtagiyle yayınlanan reklam

Bu Kızın Öyküsü…

Elidor, bu reklam kampanyasının yanı sıra, Blu Tv’de yayınlanacak bir belgesele de destek oldu. “Bu Kızın Öyküsü” adıyla yayınlanacak belgeselde, 9 farklı genç kadının başarı hikayesi anlatılacak. Belgeselde, kendi hikayesini gerçekleştirmiş ve kendi yolunu çizmiş gerçek kadınların bu yolda yaşadıkları aktarılacak.

Her kesime hitap ediyor mu?

Bu iki reklamla ilgili sosyal medya paylaşımlarına baktım, çeşitli yorumları okudum. Bazı kesimlerce, kadının özgürleştirilmesinin karşılığının bu olmadığı belirtilmiş. Hatta bu markaların sahiplerine, hangi ülkelerle ortak olduğuna kadar detaylara inilmiş.

Doğrudur ya da yanlıştır, herkesin kendine göre bakış açısı var. Mesela reklamdaki dövmeli kızı eleştirirsin ama kadın pilotu alkışlarsın, dekolte giyinenin tarzı sana göre değildir ama istediğin saatte sokakta yürümenin özgürlüğünden haz alırsın. Markaların, elbette bu eleştirileri de görmezden gelmemesi, yeni kampanyalarında kadınların her türlü özgürlüğüne değinmesi, daha fazla yere ulaşmasını sağlayacaktır.

Bu iki marka ve bunun gibi farkındalık yaratan markalar, kendisini tanıtırken; topluma kazanç sağlayacak, insanın ruhuna dokunacak bir amaç edinmiş. Böyle geniş bir pencereden bakıldığında, aslında bir baskıyı daha ortadan kaldırmış olacağız.

Kadınların sadece saçlarına değil, ruhlarına dokundukları için bile bu tarz kampanyaları ilgiyle izlemek gerek.

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Dijital Medya’da marka takibi nasıl kurgulanır? - 22.12.2023
>> Medyada Deepfake tartışması - 07.04.2021
>> Medyada yeni bir soluk: Oksijen - 21.01.2021
>> Veriler asla uyumaz! - 02.10.2020
>> NO ON Coca Cola’yı geçti - 28.08.2020
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Gerçekliği görme yeteneğini yitiriyor muyuz?
Tüm Yazarlar