03.01.2018 / 09:45

Halef R.  VAYIS

Nesnelerin interneti…

“Ne yaptığımızı izleyebilen küçük cihazlarla dolu bir gelecek, özel hayatımıza yönelik tehdit oluşturuyor. Kişilerin günlük özel hayatlarından toplanmış karışık bilgiler, İşverenler, üniversiteler ya da şirketler nezdinde yanlış intiba uyandırabilecek...”
 
İnsan yaşamı her geçen gün daha fazla mercek altında tutuluyor, sınırlarla çevreleniyor.
 
Aslında çoğumuz yavaş yavaş bunun farkına varıyoruz, ancak hayatın akışından da kendimizi alıkoyamıyoruz.
 
Los Angeles'ta düzenlenen Uluslararası Elektronik Fuarı CES'e, ABD Ticaret Komisyonu başkanı Edith Raminez’inşu iddiası damga vurmuştu:
 
“Ne yaptığımızı izleyebilen küçük cihazlarla dolu bir gelecek, özel hayatımıza yönelik tehdit oluşturuyor.”
 
Sizce, o bir paranoyak mı?
 
Ticaret Komisyonu Başkanı sözlerine devam ediyor:
 
“Gelecekte her tüketicinin sahip olacağı akıllı telefonlar, akıllı saatler gibi küçük cihazlar, özel hayatı takip edecek. Kişilerin günlük özel hayatlarından toplanmış karışık bilgiler, onlar hakkında İşverenler, üniversiteler ya da şirketler nezdindeyanlış intiba uyandırabilecek.”
 
Teknoloji şirketlerini de uyaran Raminez, üretilen cihazların fonksiyonlarını yerine getirmeye yarayacak kadar, en düşük düzeyde bilgi topladıklarından emin olunması gerektiğini söylüyor.
 
Üniversitede ders oldu
 
Günlük hayatta kullandığımız cihazların, internet üzerinden birbiriyle ve bizlerle iletişim kurabildiği bir dünyayı anlatan ‘Nesnelerin İnterneti’ kavramı, Boğaziçi Üniversitesi’nde ders olarak okutulmaya başlandı.
 
İnsanlar henüz farkına varmaya başlasalar da aslında konu, ilginç, mühim ve kontrol altına alınması gereken bir mesele...
 
Bunun ilk bilincinde olan kişilerden biri, Bilgisayar Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Arda Yurdakul.
 
Arda Hoca, pek çok alanda çarpıcı uygulamalarla yaşamımıza dahil olan, düşünen, karar veren ve birbirleriyle haberleşen nesnelerin oluşturmaya başladığı bu yeni dünyayı, 2017 Bahar döneminde ders olarak vermeye başladı.
 
Arda Yurdakul, sadece birkaç sene içinde dünyada 4 milyar insanın birbirine ‘nesnelerin interneti’ ile bağlı olacağını, 25 milyondan fazla uygulama, akıllı sistem ve 50 trilyondan fazla gömülü sistemle birlikte toplam 4 trilyon dolarlık bir ekonomi oluşacağını belirtiyor.
 
Sıkı bir öngörü…
 
Hocamızın bir de uyarısı var.
 
“Teknolojiyi satın almak zorunda kalmamak için üretmek zorundayız”
 
Türkiye’nin yeni teknolojiler alanında önemli fırsatlara sahip olduğunun altını çiziyor profesör ve şunları söylüyor:
 
‘’Türkiye, belli markalarıyla bir kaç sene öncesine kadar tüketici elektroniğinde AB lideriydi. Dolayısıyla ülkemizde bir teknoloji altyapısı var. Ancak vizyon anlamında bu tür teknolojilerin birbiriyle daha fazla bağlantılı olarak üretilmesi, şirketler ve sektörler arasında tam bir teknoloji ve üretim zincirinin tanımlanması gerekiyor.
 
Bu büyük ekosistemi kurmak için birbirimize güven duymamız, altyapı geliştirmemiz, pazarın ihtiyaçlarına göre üretim yapmamız gerekiyor. Aksi halde bugün bu hamleleri yapmaz ve teknolojiyi üretmez isek ileride bunu satın almak zorunda kalırız.’’
 
Nesnelerinin internetinin günlük hayatımıza büyük etkisi olduğu ve ilerleyen zamanlarda daha fazlası olacağı kesin.
 

Yeni teknolojilerin, bazı meslek alanlarına yönelik yeni bakış açıları yarattığını, ayrıca sağlık, ulaşım, kent yönetimi gibi belli başlı alanlarda toplam etki anlamında önemli sonuçlara yol açacağını da öngörü olarak kenara koymakta fayda var.

 

twitter.com/HalefRVayis

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Bozukluk gören gözde… - 24.04.2024
>> Medyada gündem belirleme… - 17.04.2024
>> Gerçekliği görme yeteneğini yitiriyor muyuz? - 03.04.2024
>> Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz… - 27.03.2024
>> Çalıştıkça fakirleşmek (working poor)… - 20.03.2024
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Bozukluk gören gözde…
Tüm Yazarlar