İnternet, özgürlükler alanı mıydı?
Arama motorları, bireylerin online alışverişlerini ve ziyaret ettikleri web sitelerini en çok etkileyen platform olarak öne çıkıyor. Ancak politik görüşleri etkilemeye gelince, iş değişiyor. Sosyal medya, diğer platformlara ve online reklamlara kıyasla siyasi görüşleri daha çok etkiliyor…
İpsos araştırma şirketi ile Kanadalı düşünce kuruluşu CIGI’nin birlikte gerçekleştirdiği araştırma, internet kullanıcılarının endişelerini, tutumlarını; sosyal medyaya, arama motorlarına, online reklam ve uygulamalara mahremiyet açısından bakışlarını ele aldı.
Sonuç, internet kullanıcılarının yarısından fazlasının,online ortamda mahremiyetleri konusunda bir yıl öncesine oranla daha fazla endişeli olduğunu ortaya koydu.
Türkiye dahil 25 ülkeyi kapsayan araştırmada, ortalamanın üzerinde endişe duyan bölgeler ise Latin Amerika Ülkeleri (% 63), Orta Doğu ve Afrika Ülkeleri (% 61) olarak öne çıkıyor.
Türkiye’den katılan bireylerin tam yarısı,bu konuda geçtiğimiz yıla oranla daha endişeli olduklarını dile getiriyor.
İnternetteki sosyal yaşantı, kullanıcılar için her geçen yıl daha güvensiz algılanıyor demek ki...
Online mahremiyetleri konusunda bir önceki yıla oranla daha fazla endişeli olanlar, bu endişelerinin artmasındaki sebepler olarak şunları sıralıyor:
Yüzde 81 – siber suçlar
Yüzde 74 – internet şirketleri
Yüzde 66 – diğer internet kullanıcıları
Yüzde 63 – hükümet
Yüzde 61 – genel olarak şirketler
Yüzde 58 – yabancı hükümetler
Bir diğer veri de; katılımcıların yüzde 63’ünün sosyal medyanın, yüzde 57’sinin ise arama motorlarının çok fazla güce sahip olduğunu düşünüyor olması.
Sosyal medya ve arama motorları fazla güce sahip
Aynı araştırmaya göre, her ne kadar hayatı kolaylaştırsalar da çoğunluğun inancının, sosyal medya ve arama motorlarının çok fazla güce sahip oldukları yönünde…
Türkiye’den katılan bireylerin yüzde 75’i, bu konuda hemfikir.
Türkiye; Nijerya, Mısır ve Kenya’dan sonra bu inanca en çok katılım gösteren ülkeler arasında yer alıyor.
Her on kişiden üçü ise sosyal medyanın hayatlarını daha kötü hale getirdiğini düşünüyor.
Diğer platformlarla karşılaştırıldığında arama motorları, bireylerin online alışverişlerini ve ziyaret ettikleri web sitelerini en çok etkileyen platformlar olarak öne çıkıyor.
Ancak politik görüşleri etkilemeye gelince, iş değişiyor. Araştırmaya katılan kullanıcılara göre sosyal medya; arama motorları, online uygulamalar ve online reklamlara kıyasla politik görüşleri daha çok etkiliyor.
Katılımcıların tamamının yüzde 42’si, Türkiye’den katılanların da yüzde 40’ı, sosyal medyanın politik görüşlerini etkilediğini belirtiyor.
Peki, internette mahremiyet konusunda endişenin artmasıyla kullanıcılar ne türlü önleyici davranışlarda bulunuyor:
Araştırmaya katılanların,
Yüzde 43’ü bilmedikleri bir adresten gelen e-mailleri açmadıklarını,
Yüzde 36’sı anti virüs yazılımı kullandığını,
Yüzde 36’sı bazı web sitelerine özellikle girmediklerini,
Yüzde 31’i şifrelerini düzenli değiştirdiklerini,
Yüzde 30’u ise bazı web uygulamalarını özellikle indirmediklerini belirtiyor.
Bir nevi self-sansür uygulanıyor ve temkine yönelik kontrol davranışı geliştiriliyor yani.
İnternet, özgürlükler alanı mıydı?
Bu durumda malum soruya geliyorum:
İnsan, sınırlı içinde sınırsız mıdır, yoksa sınırsız içinde sınırlı mı?
Hangisi sizce?
