Can Sancaklı'dan yalnızlığın, aşkın ve aidiyetin hikâyesi: “Saatler Sonra”

Medyaloji.net » kültür/sanat » Can Sancaklı'dan yalnızlığın, aşkın ve aidiyetin hikâyesi: “Saatler Sonra”
Can Sancaklı'dan yalnızlığın, aşkın ve aidiyetin hikâyesi: “Saatler Sonra”

Genç yazar Can Sancaklı, ilk romanı Saatler Sonra ile okurlarını duygusal bir keşif yolculuğuna davet ediyor.

Yabancı bir şehirde, kendi hayatlarının ritmini bulmaya çalışan iki insanın yolları kesişiyor ve kader ağlarını örmeye başlıyor. Dublin’in yağmurlu havasında yolları kesişen Barış ve Begüm, bir eşleşme uygulamasında tanıştıktan kısa bir süre sonra, birbirlerinin hayatında kalıcı izler bırakıyor. Can Sancaklı tarafından kaleme alınan “Saatler Sonra” isimli roman, aşkın zamana, mesafeye ve geçmişin yüklerine rağmen nasıl direnebileceğini anlatırken, okuyucuyu yalnızlık, aidiyet ve kendini bulma üzerine bir yolculuğa çıkarıyor.

Dublin’de yolları kesişen iki Türk gencin hikâyesini anlatan roman, modern şehir yaşamının yabancılığı içinde filizlenen bir aşkı konu alıyor. Derin bir iç hesaplaşmanın, kayboluşların ve yeniden bulunmaların hikâyesi olan Saatler Sonra, aynı zamanda “ait olma” arayışının evrensel duygusunu samimi bir dille işliyor.

Bir şehirde, iki yabancı kalp

Barış, geçmişin gölgelerini plakların arkasın saklarken, kendi kökleriyle de bağ kurmaya çalışıyor. Bir yandan küçük plak dükkânında müziğin nostaljik tınısına sığınırken, diğer yandan kendini o yabancı şehirde var etmeye çabalıyor. Barış tüm bu duyguların arasında, Dublin’in gri gökyüzü altında, bir eşleşme uygulaması aracılığıyla Begüm ile tanışıyor. Her şey ilk başta çok basit gibi görünse de zamanla iki hayatın birbirine dokunduğu, duyguların karmaşıklaştığı, geçmişle bugün arasındaki sınırların silikleştiği bir hikâyeye dönüşüyor. Aralarındaki bağ, onları hem birbirine hem de kendi iç dünyalarına ayna tutan bir serüvenin içine çekiyor. “Saatler Sonra”, yabancı bir şehirde tutunmaya çalışan iki insanın yalnızlık, aşk ve aidiyet arasında sıkışan ruh hâllerini incelikle işliyor. Can Sancaklı, ilk romanında modern ilişkilerin kırılgan yapısını, bir duygunun ne zaman aşka ne zaman kaçışa dönüştüğünü sorgulayan bir dille anlatıyor.

Can Sancaklı hakkında:

Türk edebiyatında genç kuşağın dikkat çeken isimlerinden biri olmaya aday olan Can Sancaklı, 2003 yılında İstanbul’da doğdu. Çocukluk yıllarının büyük kısmını geçirdiği Antalya’yla derin bir bağ kurdu. Lise yıllarında mutfağa olan ilgisinin yanı sıra edebiyat öğretmeninin teşvikiyle yazıya yöneldi. Kısa öyküler ve senaryolarla başlayan bu yolculuk, zamanla onun dünyasını şekillendiren bir tutkuya dönüştü. Üniversite eğitimi sırasında Erasmus programıyla gittiği İrlanda’nın Galway şehrinde, ilk romanını yazdı. İnsan ilişkileri ve duyguların küçük detaylarındaki anlamı yakalayan Sancaklı, içten anlatımıyla yazma serüvenine içten ve samimi hikâyelerle devam etmeyi amaçlıyor.

YORUMLAR