Neslihan KABAOĞLU

n.kabaoglu@medyaloji.net
11.10.2018 / 17:33

Neslihan KABAOĞLU

Reklam yüzlerinin rakamları uçuyor…

Ülke gündemini önemli oranda meşgul eden bir konu var şu sıralar: “Ekonomi”. Ekonomik kolaylıklar, enflasyona karşı birlik olma uygulamaları, ekonominin yükselmesi için çeşitli modeller, sıkça tartıştığımız konular arasında.

Hal böyle olduğunda, aradaki dengeler de daha çok öne çıkabiliyor. Örneğin; bir tarafta ihtişamlı hayatlar sürülürken, bir tarafta genel geçim sıkıntısından çok öte ekonomik hesaplar yapan, hayatını sürdürmeye çalışan insanlar var.

Ülke genelinde yapılan tüm harcamalar, böyle bir süreçte, daha çok tartışılır daha çok irdelenir hal alıyor. Bunlardan biri de popüler isimlerin, çeşitli projelerden kazandığı miktarlar. Bugün reklamdan kazanılan ücretlere değinmek istedim. Zaman zaman haberlerde karşılaşıyoruz, “ünlü yüz reklam çekimi için şu ücreti aldı”. Evet, kişilerin marka değeri olduğunu kabul ediyoruz, markaların bu popüler yüzlerle hazırlanan reklam kampanyalarıyla, daha çok konuşulduğunu da.

Ama bu rakamların, özellikle şöyle bir süreçte, göze battığını düşünüyorum. Kişiler bu kadar rakamı telaffuz etmekte zorlanmamış anlaşılan, ancak markaların daha toplumsal düşünüp, çalışmalarına yön vermeleri iyi bir takdir toplayabilirdi.

Medyada yer alan haberlere göre, markaların reklam yüzü olan ünlülerin aldığı rakamlar; 3 Milyon TL, 1,5 Milyon TL, 800 Bin TL olabiliyor.

Büyük bütçeler için doğru zaman mı?

Markaların popüler isimlerle ve doğru senaryolarla çalışması, reklam kampanyasının başarısı açısından önemlidir, hiç itirazım yok. Ama bu rakamlar, marka hakkında bir antipati oluşturabiliyor, bunu da gözden kaçırmamak lazım.

Bu miktarlar, daha toplumsal bir konuya harcanabilir, çalışanlara dönük projelerde kullanılabilirdi.

Örneğin, bu markanın fabrikasında çalışanların telaffuz edemeyeceği rakamların, sırf reklam olsun diye harcanması, bana pek doğru gelmiyor. Açıkçası tüketici de sırf Sinem Kobal görülüyor diye o ayakkabı markasını tercih etmiyor artık. Önceliklerin ve hassasiyetlerin değiştiği bir dönemden geçiyoruz çünkü.

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Dijital Medya’da marka takibi nasıl kurgulanır? - 22.12.2023
>> Medyada Deepfake tartışması - 07.04.2021
>> Medyada yeni bir soluk: Oksijen - 21.01.2021
>> Veriler asla uyumaz! - 02.10.2020
>> NO ON Coca Cola’yı geçti - 28.08.2020
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Medyada gündem belirleme…
Tüm Yazarlar