10.09.2014 / 08:41

Halef R.  VAYIS

Vizyon sahibi olmak üzerine…

Nasrettin Hoca’ya, “fil ağacın arkasına saklanırsa ne olur" diye sormuşlar. “Görünür” demiş Hoca, aydınlık kafasıyla...

 

1899 yılında, Amerikan Patent Ajansı müdürü olan Duell, “yakın zamanda patent ofisinin kapatılması gerekecek, çünkü icat edilebilecek her şey icat edildi” demiş.

Buradan çıkarabileceğimiz çok şey var ama ikisi önemli.

Birincisi, devekuşu algısı… Başını kuma soktuğunda saklandığını sanırmış ya…
Kendinizi sıkıca kapattığınız sınırlı bir dünyanın içinde olabilirsiniz yani, muhtemelen farkında olmadığınız...

İkinci olarak ise, görevi itibariyle en geniş vizyona sahip olması gereken insanın, vizyon sahipliğinden bu denli uzak olmasının, vahim durumunu anlatır bize.

Bir şeye ne kadar yakın ve iç içeysek; o denli uzak ve dışında mıyız acaba?

Duell, o dar fikrini henüz beyan etmemişken; 1876 yılında, o dönemin ABD başkanı Rutherford Hayers, telefon denen cihazın tanıtımına katıldıktan sonra, “etkileyici bir icat, ancak kim bunlardan birini kullanmak ister ki?” diye görüş bildirmiş.

Hayers bugün yaşasa, belki de vizyonundan utanç duyardı.

Nasrettin Hoca’ya “fil ağacın arkasına saklanırsa ne olur" diye sormuşlar.
“Görünür” demiş Hoca, aydınlık kafasıyla.

 

“İnsanlar, kısa zaman sonra tahta bir kutuya bakmaktan sıkılacaklardır”…

Hepimiz vizyon sahibi olmak isteriz.
Ancak bu iki örnekten sonra, bunun pek de kolay olmadığını fark ettik sanırım.

Çok geniş hayal gücüne sahip olmakla ünlü, yüzlerce icadı olan, dünyanın en önemli mucitlerinden Edison’un, “Sesli sinema, sessiz sinemanın yerini alamayacak. Çünkü, sessiz sinemaya o kadar çok yatırım yapıldı ki, bu yatırımları silip atmak gülünç olur” vizyonu, günümüz insanını hayretler içinde bırakırken, aynı zamanda gülümsetmez mi?

Üstelik bunu, 1913 yılında, birçok icadını gerçekleştirdikten sonra söylemiş.

Son örneği televizyon dünyasından vererek, vizyon konusunu kapatıyorum; devam edersem vizyon sahibi olmak için umudumuz kalmayacak çünkü.

1946 yılında 20th Century Fox Stüdyolarının başkanı olan Darryl Zanuck, “Televizyon, ilk altı aydan sonra herhangi bir pazar payı yakalayamayacaktır. İnsanlar, kısa zamanda akşamları tahta bir kutuya bakmaktan sıkılacaklardır” derken; işin önce CRT (tüplü) TV’lere, sonra LCD ve plazmalara, şimdilerde ise IP TV'lere ve 4K TV’lere ulaşacağını hiç ama hiç düşünememiş.

Tahta kutularda kalacağını sanmış…

TV yayıncılığının geldiği boyutu ve oluşturduğu pazar payını hiç dile getirmiyorum bile.
Hele hayatımızın teknoloji bombardımanına maruz kaldığı şu günlerde…



https://twitter.com/HalefRVayis
 

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Bozukluk gören gözde… - 24.04.2024
>> Medyada gündem belirleme… - 17.04.2024
>> Gerçekliği görme yeteneğini yitiriyor muyuz? - 03.04.2024
>> Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz… - 27.03.2024
>> Çalıştıkça fakirleşmek (working poor)… - 20.03.2024
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Bozukluk gören gözde…
Tüm Yazarlar