Neslihan KABAOĞLU

n.kabaoglu@medyaloji.net
26.05.2017 / 11:09

Neslihan KABAOĞLU

Televizyon esaretinden çıkma yolu..

Televizyon, toplumumuzda önemli bir eğlence aracı. Her ne kadar, eleştirilse de televizyon başından hiç kalkmayan veya televizyon programlarını hayatının merkezine alan insanlar var.
Öyle ki bazen günlük programlarımızı, en sevdiğimiz dizinin yayınlanma zamanına göre ayarlayabiliyoruz. Hele Survivor, Kısmetse Olur, İzdivaç gibi uzun soluklu programlar, insanlar üzerinde önemli oranda bir tv bağımlılığı yaratabiliyor.
 
Ve öyle zamanlar oluyor ki televizyondaki yayını kaçırmayayım derken, “anı” kaçırıyor veya erteliyoruz.
 
Digitürk’ten esaret hamlesi…
 
Dijital platform Digiturk, beIN Media Group’a katılmasının ardından, yenilenen kanal adları, logoları ve stüdyoları ile 2017’ye yeni bir oluşum ile girdi ve kanal markalarını beIN çatısı altında topladı.
 
Marka, yeni oluşumla birlikte hazırladığı yeni reklam kampanyasında, yukarıda bahsettiğim bu televizyon esaretimizden bahsetti.
 
Yeni kampanyada öyle senaryolar var ki insan düşünmeden edemiyor. Platformun en önemli özelliklerinden olan, yayını durdurma ve istendiğinde tekrar devam etme özelliğinin vurgulandığı reklamlarda, tv bağımlılığımızın hayatımızın birçok “anını” nasıl çaldığını anlatılıyor.
 
Örneğin; bir anne bebeğini uyuttuğu için eşiyle tv izleme keyfini kaçırmıyor, hasta eşine kahvaltı hazırlayan adam da Digiturk ile aynı sonuca ulaşabiliyor.

Bence Digiturk yeni oluşumu ile birlikte önemli bir konuya vurgu yapmış. İnsanların Digiturk tercihini olumlu yönde değiştirebilecek, duygusal vurgulamalarla hazırlanan reklamlar, tv bağımlılığı olan insanları düşünmeye sevk edebiliyor.
 
Digiturk, aboneliklerini ne kadar arttırır bilemiyorum ama yeni reklamlarının, insanların televizyon esaretini sorgulamasına sebep olması bile başarılı bir sonuçtur, bana göre.
 
Nutella’dan günah çıkaran reklam…
 
Bir süre önce palm yağı içermesi ve bunun çok zararlı olması ile ilgili iddialara konu olan Nutella’dan adeta günah çıkaran yeni bir reklam geldi.
 
Bundan önceki yazılarımda, bu konuda Nutella’ya çok yüklenildiğini düşündüğümü belirtmiştim. Hazır gıdaların hepsiyle ilgili “sağlıklı olup olmadığına dair” bir inceleme yapılması gerektiğini, palm yağı zararlı olsa bile, bir marka üzerinden hareket edilmemesi gerektiğine dair düşüncelerimi paylaşmıştım.
 
Şimdi ise Nutella, çocuklarınıza rahatlıkla yedirebileceğiniz, kahvaltı sofralarından eksik etmeyeceğiniz içeriğini tanıtan yeni reklamında, masumane bir yol seçmiş. Yeni reklamlarda, Nutella çalışanları rol almış ki ben bu yöntemi çok samimi bulurum.
 
Mutfakta başlayan reklamda, elinde Nutella kavanozu olan kadın “Müsaitseniz, yarın sabah kahvaltıya size geleceğiz” diyor. Bu, toplumumuzun çokça yaşadığı bir gelenek. Milliyetçi duygulara değinmek için ise “karadenizin kaliteli fındıkları”ndan bahsediliyor. Adeta tüm eleştirilere yanıt verir gibi…
 
Koruyucu ve trans yağ içermediğinin altını çizen marka, çalışanları ve aileleriyle hazırladığı reklam filminde, geçmiş aylarda yaşanan krizi atlatabilir umarım. 

 

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Dijital Medya’da marka takibi nasıl kurgulanır? - 22.12.2023
>> Medyada Deepfake tartışması - 07.04.2021
>> Medyada yeni bir soluk: Oksijen - 21.01.2021
>> Veriler asla uyumaz! - 02.10.2020
>> NO ON Coca Cola’yı geçti - 28.08.2020
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Medyada gündem belirleme…
Tüm Yazarlar