14.12.2016 / 10:18

Halef R.  VAYIS

Sosyal medya kullanışlı ve keyifli bir tuzak mı?

İnsanların çoğu sosyal medyayı bir araya gelmek veya ufuklarını genişletmek için değil, tam tersine, kendi seslerinin yankıları olan sesleri duyacakları, kendi yüzlerinin yansıması olan yüzleri görecekleri bir konfor alanı yaratmak için kullanıyor.

 

Zygmunt Bauman 90. yaşına gelmesine rağmen, mesleki faaliyetlerini sürdüren bir bilim adamı.

İngiltere’de yaşadığı Leeds’den, İspanya’nın kuzeyindeki bir etkinliğe gitmek için hiç üşenmedi iki kez uçağa bindi ve aktarmalı olarak Burgos’a vardı.

Bilim dünyası Bauman’ı, içinde yaşadığımız dönemi “bütün anlaşmaların geçici ve sadece ikinci bir emre kadar geçerli olduğu bir çağ” olarak tanımladığı teorisi ile (akışkan modernite teorisi) tanıdı.

Niyetim, Bauman’ı anlatmak değil. Ancak sosyoloji alanının bu önemli ismi ile yapılan söyleşide, ona yöneltilen bir soru ve verdiği cevap fazlasıyla güncel:

İnsanların sosyal medya aracılığıyla yaptıkları, “klavye aktivizmi” denen protestolara karşı hep şüphecisiniz ve internetin bizi ucuz eğlenceyle aptallaştırdığını söylüyorsunuz. Sosyal ağların insanların yeni afyonu olduğunu söyleyebilir miyiz?

- “Kimlik doğduğun bir şey olmaktan çıktı ve bir göreve dönüştü: Kendi cemaatini kendin oluşturmak zorundasın. Ama cemaatler yaratılmaz, bir zümreye ya aitsindir ya da değilsindir. Sosyal ağların yaratabileceği şey ise bir alternatif…

Cemaat ile ağ arasındaki fark şu: sen bir cemaate aitsindir, ama ağ sana aittir. Dizginler elindeymiş gibi hissedersin. Dilersen arkadaş eklersin, dilersen silersin. İlişkin olan önemli insanların kontrolü senin elindedir. Sonuç olarak insanlar kendilerini biraz daha iyi hisseder, çünkü bireyci çağımızın büyük korkusu yalnızlık, terk edilmişliktir.

Ancak internette arkadaş ekleyip çıkarmak o kadar kolaydır ki, insanlar sokağa çıktıklarında, işe gittiklerinde, mantıklı bir etkileşime girmeleri gereken çok sayıda insanı bir arada bulacakları herhangi bir yerde, gerekli gerçek sosyal becerileri edinmeyi başaramazlar.
Esas diyalog, sizinle aynı şeylere inanan insanlarla konuşmak değildir.

Sosyal medya bize diyalog kurmayı öğretmiyor, çünkü anlaşmazlıktan kaçınmak çok kolay. Ancak insanların çoğu sosyal medyayı bir araya gelmek veya ufuklarını genişletmek için değil; tam tersine kendilerine, kendi seslerinin yankıları olan sesleri duyacakları, kendi yüzlerinin yansıması olan yüzleri görecekleri bir konfor alanı yaratmak için kullanıyor.

Sosyal medya çok kullanışlı ve keyifli bir tuzak…”

Yukarıdaki soruya Bauman’ın cevabı böyle.

 

Beyine veri göndermek mümkün…

Washington Üniversitesi'nde düşünce gücüyle iletişimi mümkün kılacak önemli bir deney başarıyla gerçekleştirildi.

Araştırmacılar, bilgisayar-beyin ara yüzü verdikleri yeni bir teknikle, deneklerin düşünce gücü ile bilgisayar oyununu kontrol edebilmelerini sağlamışlar. Böylece sadece düşünerek dijital cihazlara müdahale edebilmenin önü açılmış.

Denekler oyunu hiçbir şekilde görmeden ve duymadan oynamış. Oyun hakkındaki tüm bilgiler ise deneklere, kafanın arkasına yerleştirilmiş özel bir manyetik cihazla beynin okuyabileceği dalgalar şeklinde aktarılmış.

Benzer çalışmalar daha önce de yapılıyordu. Ancak hem düşünerek cihazlara veya bilgisayar yazılımına müdahale edebilmek bu kadar kolay olmamıştı hem de önceki deneyler sadece dijital cihazları kontrol edebilmek üzerine kuruluydu. Yeni deneydeki amaç ise beyin ile bilgisayar arasında düşünce gücü ile bağlantı kurulmasıydı.

Çalışma, yeni sanal gerçeklik uygulamalarının önünü açabilecek çok önemli bir adım olarak kabul ediliyor. Projenin geliştirilmesiyle uygun ekipmanlar kullanan kişilerin, tamamen düşünerek iletişim kurabilmesi de mümkün olabilecek.

Araştırmayı yapan ekibin başındaki Darby Losey çalışmayı, “Bir bilgisayardaki veriyi alıp doğrudan insan beynine yollayabiliyoruz. Şu anda beyne gönderebildiğimiz veri miktarı çok kısıtlı ancak daha büyük gelişmeler için ilk adımı atmış olduk” şeklinde yorumladı.

Yazı ve görüntü aktarımından sonra, yakın gelecekte düşünce transferi de yapabileceğiz demek ki.

Biraz sabır…

 

twitter.com/halefrvayis

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz… - 27.03.2024
>> Çalıştıkça fakirleşmek (working poor)… - 20.03.2024
>> 2050 yılına gelindiğinde… - 13.03.2024
>> Teknoloji insan ırkının sonunu getirir mi? - 06.03.2024
>> Balina üzerinde seyahat eden kedi misali... - 28.02.2024
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz…
Tüm Yazarlar