30.07.2014 / 13:59

Halef R.  VAYIS

Savaş geliyorum der!

Savaşların tek çıkış noktası var; menfaat elde etmek…

İster dini nedenleri, ister milliyetçilik sebebi, isterse de ekonomik dayanağı olsun, sonuç değişmez. İnsanoğlu, bin yıllardır çıkarı için başkasına saldırır durur, onun sahip olduklarını elde etmek ister.

Asıl gaye budur da, başka bahaneler üretilir. Gazze’de, Irak’ta, Libya’da, Suriye’de olduğu gibi…

İnsan denen canlı türü, savaşın yıkıcılığını iyi bilir, yine de vazgeçmez; ders çıkarmaz. Savaşmak için her daim hazırlık yapar, teknolojiler geliştirir. Amaç, diğerine karşı üstünlük elde etmek, gücü elde tutmak, menfaati ele geçirmektir.

Savaşma güdüsü de böylece hep canlı kalır.

Suriyeli kimliği…

Bugünlerde nerede dilenen, yardım isteyen, yoksul görünümlü birilerini görsek, birçoğumuz derhal “Suriyeli” etiketini yapıştırıyor.

Cami avlularında, köprü altlarında, yol kenarlarında, semt pazarlarında, trafik ışıklarında, parklarda; nerede karşılaşırsak karşılaşalım, çoğumuz hemen tepki veriyor.

Oysa onlar bir zamanlar Suriyeli olmaktan gurur duyuyorlardı vatanlarında...

Buralarda, yoksul, göçmen, dilenci, kaçak, sığınmacı anlamına gelen “Suriyelilik” ise yüreklerinde hissettikleri yeni bir acı…

Çoğumuzun farkında bile olmadığı...

Çok değil, 2 yıl kadar önce içine düşecekleri durumu, hayal bile edemezlerdi.

Savaşın ne denli acımasız olduğunu, içine düşmeden bilmek mümkün değil.
Gidecek yeri olmayınca insan, sığınmanın, yardım dilenmenin, yabancı topraklarda dil bilmeden yaşamanın karanlığında kalıyor maalesef.

Masum bir kuşak kurban oluyor…
BM'nin ve UNCHR'ın hazırladığı bir rapora göre, ülke dışında mülteci olarak yaşayan okul yaşındaki yüzbinlerce Suriyeli çocuk eğitimden yoksun kalıyor ve düşük ücretler karşılığında uzun saatler çalışmak zorunda bırakılıyor.

Raporun kamuoyuna açıklanması sırasında konuşan BM mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres, “Çabuk harekete geçmezsek, masum bir kuşak dehşet verici bir savaşın daimi kurbanları olacak" diyor.

Rapor, 81 mülteci çocukla tek tek, 121 çocukla gruplar halinde görüşülerek ve yardım görevlilerinin görüşleri alınarak hazırlanmış.

Bu araştırmada, mülteci çocuklar arasında çalışanların ve yalnızlık çekenlerin oranının yüksek olduğu saptanmış. Tahminlerine göre, 70 bin mülteci ailesinde baba yok ve 3 bin 700 çocuk da öksüz ve yetim.

1,1 milyon Suriyeli mülteciden 385 bininin Lübnan'da, 295 bininin Türkiye'de ve 291 bininin Ürdün'de yaşadığı belirtilirken, Irak ve Mısır'da da büyük mülteci grupları olduğu kaydedilmiş.

Ayrıca yüksek sayıdaki çocuk da 'devletsiz' doğuyor. Mülteci kamplarında doğan çocukların birçoğu ise kayda bile girmiyor.

Suriye'den kaçan çocukların sayısı bir milyona ulaştı…
BM, Suriye'deki çatışmalardan kaçmak zorunda kalan çocukların sayısının bir milyona ulaştığını açıklarken, bunu utanç verici bir sayı olarak niteliyor.

Bu çocukların dörtte üçü 11 yaşın altında.



Güç sahibi insanlar, menfaatleri için çocuk kadın demeden milyonlarca insanın yaşamını karanlığa itiyor.

Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres’in sözleri, gelinen durumu yeterince açıklıyor:

"Suriye gençleri evlerini, ailelerini, geleceklerini yitiriyor. Sınırı açıp güvenli bir yere geçseler bile, travmalar, ruhsal bunalımlar yaşıyorlar. Bu insanlar, ümit edebilmek için bir neden bulma ihtiyacında."

UNICEF Genel Müdürü Anthony Lake’ın düşünceleri de Guterres’den farklı değil:

"Bu utancı hepimiz paylaşmalıyız. Kriz yüzünden acı çekenlerle yardım getirmeye çabalarken, diğer yanda dünya kamuoyu bu çocuklara olan sorumluluğunu yerine getiremedi. Durup kendimize sormalıyız: Suriyeli çocukları bunca büyük bir düş kırıklığına uğratmaya nasıl devam edebiliriz?

Söylenecek çok şey var. Ancak devletler ve sorumlular bir şeyler yapmadıkça, sözler kifayetsiz kalıyor…

Vatandaş olarak bize düşense, hiç olmazsa onları biraz daha fazla anlayabilmek...
 

https://twitter.com/HalefRVayis

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz… - 27.03.2024
>> Çalıştıkça fakirleşmek (working poor)… - 20.03.2024
>> 2050 yılına gelindiğinde… - 13.03.2024
>> Teknoloji insan ırkının sonunu getirir mi? - 06.03.2024
>> Balina üzerinde seyahat eden kedi misali... - 28.02.2024
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Milyonlarca sinek yanılıyor olamaz…
Tüm Yazarlar