09.10.2014 / 13:43

Esra EREN

Leonardo'nun cazibeli ve güzel kadınları

Bir sanat eserinin estetik değer kazanabilmesi için, hiçbir çıkar düşünmeden, o objeden haz duyan ve onu takdir eden estetik sübjelerin bulunması gerekir.

Aynı Leonardo da Vinci’nin resmettiği kadınlar gibi… Soylu kadınları resmetmektense genellikle sokakta rastladığı taşralı, sıradan genç kızları resmetmeyi tercih etmiştir. Onun için asıl olan, unvan, zenginlik, şaşaa değildi;tercih ettiği kadınlar güzel ve cazibeli olanlardı.

Dünyada Sharone Stone ve CatherineZetaJones, çok cazibeli kadınlara örnektir. Cazibe insanın içindedoğuştan vardır, sonradan kazanılamaz.  Yani günümüzde olduğu gibi bir dizi estetik ameliyatla veya sporsalonlarında saatlerce vakit tüketmekle elde edilemez. 

Her güzel cazibeli demek değildir. Bazen bir bakış, bir hareket, bir dokunuş bile sizi başka dünyalara götürebilir. Bence Leonardo bu kadınlardan kesinlikle platonik olarak etkilendi. Bunun düşünmemin nedeni, etkilenmeden hiçbir zaman bu kadar güzel eserler yaratamayacağını düşünmem.

Öyle değil mi?

Leonardo’nun kadınları

Leonardo da Vinci’nin güzelleri asırlardır gönüllerimizi fethetmekle kalmıyor, ünlü tablosu Mona Lisa, bugün bile hayranlarından binlerce aşk mektubu almaya devam ediyor.
Kuşkusuz Leonardo da Vinci’nin ilginç yaşantısı ve olağanüstü bilge kişiliği, tablolarının günümüzde hala cazibesini ve gizemini korumasında en önemli etken...

Da Vinci, gerçek bir Rönesans adamı olmasının yanı sıra aynı zamanda filozof, mucit, bilgin, müzisyen ve yazar kimlikleriyle “dahi” sıfatını hak etmiştir. Onun dönemindeki birçok ressamın şöhreti öldükten kısa bir süre sonra tükenip gitmişken, Leonardo’nun ölümünden sonra geride bıraktığı eserlere duyulan ilgi katlanarak artmıştır.

İtalya’da, Floransa yakınlarındaki Vinci kasabasında, sanatla hiç ilgisi olmayan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Leonardo, iyi eğitimli olmamasına rağmen son derece zeki, titiz, zarif ve çok yakışıklı olmasıyla bilinirdi.

Güzelliğin genel kuralının uyum ve simetri olduğunu kabul etse de ona göre asıl önemli olan daima cazibeydi. Cazibeyse görünüş, canlılık, neşe ve kişiliğin birleşiminden ibaretti.

Gerçek mi? Hayal mi?

Leonardo’nun kadınları aldatıcı ve gizemlidirler. Utangaç gülümsemeleri ve yan bakışları onların saklı yönlerini ima eder. Soylu kadınları resmetmektense genellikle sokakta rastladığı taşralı, sıradan genç kızları resmetmeyi tercih etmiştir. Kimi biyografi yazarlarına göre annesi Catherina’nın çehresi eserlerindeki kadınların bakışlarında varlığını hissettirirken, kimilerine göreyse genç sevgililerinden esinlenmiştir.

Mona Lisa’nın tamamlanmasından beş yüz yıl sonra bile gerçek kimliğine dair hala kitaplar yazılmakta, filmler yapılmakta… O gerçekten yaşadı mı yoksa bir anlamda Leonardo kendisini mi resmetmişti? Yüzündeki yarım gülümsemenin sebebi neydi?

Leonardo’nun yansıttıkları

Yıllar hızla geçiyor, teknoloji gittikçe daha da ilerliyor. Değişmeyen tek şey sanata duyduğumuz ilgi. Bir sanat eserinin karşısına geçip bakakaldığımda adeta onun güzelliğinin dönüştürücü etkisiyle, günlük hayatın olumsuzluklarından bir an olsun arındığımızı hissediyoruz.

Lady with an Ermine"

Kaynak: resim biterken sitesi

İlk dönem İtalyan Rönesans’ının en büyük adı Leonardo Da Vinci, resim alanında kayıtlara göre yalnızca dört kadın portresi yapmış. Size bu hafta bu kadın portelerinden biri olan “Lady with an Ermine" den bahsedeceğim…

Ustanın 37 yaşındayken tamamladığı bu eserin siyah arka planı ve sol üstte "La belle ferronniere" ile beraber "Leonardo DaWinci" ibaresi sonradan bir başkası tarafından eklenmiş.
Resimdeki kadın figürü, Cecilia Gallerani'dir.

Cecilia Gallerani, dönemin Milan Dükü Ludovico Sforza'nın sevgilisiydi. Bu resim yapılırken henüz 16'sında olan Cecilia, soylu bir aileden gelmiyordu, ancak kendini yetiştirmiş bir kızdı.

Edebiyattan, müzikten, resimden zevk alan Cecilia, haliyle Dük’ün kıymetlisiydi. Dük’e bir çocuk veren Cecilia, Dük’ün soylu bir kadını Düşes seçmesiyle geldiği yere dönmek durumunda kaldı. Dört çocuk annesi olan Cecilia, 63 yaşında hayatını kaybetti.

Dönemin pek çok sanatkarı gibi Dük’ün emrinde olan Leonardo, rica üzerine Cecilia'nın bu eserini 1489 ile 1490 aralığında yaptı. Resimde, dilimizde 'kakım' olarak bilinen Sansargillerden gelme bu hayvan çeşidini kucağında tutan Cecilia'nın başıyla bedeninin ayrı yönlere dönük dikkat çekti. Bunu yorumlayalım; kış mevsiminde tüyleri beyazlayan kakımlar, saflık, iyi kalplilik sembolüdür.

Avlanırlar ve derilerinden yüksek fiyatlı kürkler yapılır. Bedeni sağa, yüzü soluna dönük duran Cecilia'nın en belirgin karakteristik özelliği burada ortaya çıkıyor. Beyaz kakımı olası bir tehlikeden (av) korumak için içgüdüsel olarak göğsüne bastıran genç kız, kakımla aynı yöne; büyük ihtimalle tehlikenin olduğu yöne bakıyor. Cecilia'nın yüzünde öyle bir ifade yok, bu savımın kaynağı, duruşu.

Soylu bir aileden gelmediğini söylediğim genç kızın kıyafetleri, bu gerçeği bir kez daha vurguluyor. Saçları ise dönem İtalyan kadınlarının yaptığı biçimde; ‘coazone' adı verilen bantla saçlar başın iki yanına yapıştırılır ve küçük bir kesede toplanan saçlar sayesinde yüz, tamamen ortaya çıkar.

Genç kızın yüz ifadesi, ağzının biçimi, saçların alından ayrımıyla gördüğümüz Da Vinci'nin ustalığı, özellikle figürün elinde net olarak karşımıza çıkar. Bu ele dikkatle bakınız. Buna ek olarak figürün gözbebekleri de yine Da Vinci’nin farklı bir teknikle yaptığı önemli detaylardan.

Yazıyı bitirmeden kakım figürünü biraz daha detaylandırmak istiyorum. Beyaz kakım, sembolize ettiklerinin dışında Ludovicolar'ın soy simgesiydi. Resim yapıldıktan birkaç ay sonra hamile kalan Cecilia'nın bu aileye verdiği maneviyatın farkında olan Da Vinci, onun kakımı korumak için canını bile verebilecek kadar iyi niyetli olduğunu biliyordu ve eserde bunu yansıtmaktan geri durmadı. 39.3 x 53.4 cm'lik ahşap panele yağlıboyayla tamamlanan “Ladywith an Ermine”, Polonya’daki Czartoryski Müzesi'nde sergileniyor.


 

 
YORUMLAR

Yazarın Diğer Yazıları

>> Yeni baştan sevmeli - 31.07.2015
>> Kader mi? - 23.06.2015
>> Prenses Odette - 12.06.2015
>> Bir çıkar yol bulsak? - 06.05.2015
>> Sarışın, seksi Brigitte Bardot… - 15.04.2015
Medyaloji Yazarları
Halef R.  VAYIS Neslihan KABAOĞLU Meltem AŞCİ Hüseyin MOVİT
Medyada gündem belirleme…
Tüm Yazarlar